Kahve Yolculuğu: Latin Amerika
- Top Roasters

- 2 gün önce
- 1 dakikada okunur
Kasım ayı benim için yeni bir başlangıcı simgeliyor. Yıllardır kahveyle iç içe yaşayan biri olarak, bu kez yolumu kahvenin doğduğu topraklara çeviriyorum.Önümüzdeki haftalarda Venezuela, Kolombiya, Guatemala, Brezilya ve Honduras’ta olacağım. Bu ülkeler, kahvenin hikâyesinin kalbi. Her biri kendine özgü karaktere sahip çekirdekleriyle, iklimiyle, toprağıyla kahve dünyasında ayrı bir yere sahip.
Bu yolculuğun amacı yalnızca yeni çekirdekler bulmak değil. Benim için bu, kahvenin köklerine dokunmak, üreticilerin hikâyelerini dinlemek ve Türkiye’de kahve kültürünü daha da geliştirmek adına önemli bir adım.
“Kahve bir içecek değil, bir bağdır.”
Kahveye hep bir içecekten çok daha fazlası olarak baktım. Her fincanın ardında bir üretici, bir çiftçi, bir emek var. O emeğe saygı duymanın yolu da, o insanları ve hikâyelerini yerinde tanımaktan geçiyor.Bu yüzden Latin Amerika seyahatimde her bir üreticiyle birebir temas kurmak, onların üretim süreçlerini gözlemlemek ve sürdürülebilir tarım anlayışlarını Türkiye’ye taşımak istiyorum.
Top Roasters ve Anafarta Coffee için yeni bir dönem
Bu geziler, sadece kişisel bir deneyim değil; Top Roasters ve Anafarta Coffee’nin geleceğine yön verecek stratejik bir adım. Her ülke dönüşünde, farklı aromalar, kavurma profilleri ve hikâyelerle markalarımızı daha da zenginleştireceğiz.Amacım, Türkiye’deki kahveseverlere izlenebilir, adil ve karakterli kahveler sunmak.
Türkiye’de kahve kültürünü ileri taşımak
Her adımda aklımda tek bir düşünce var: Türkiye’nin kahve dünyasında daha güçlü bir konuma gelmesi. Bizim ülkemizde de kahveye verilen emeğin, dünyanın kahve merkezlerinde duyulan tutkuyla buluşması gerektiğine inanıyorum.Bu yolculuk, o tutkuyu ve emeği bir araya getirme çabamın bir parçası.
“Kahve benim için bir içecek değil; bir hikâye, bir kültür ve bir yolculuk.” – Adem KahveciTop Roasters & Anafarta Coffee Kurucusu










Yorumlar